1999 Yılı Kurum Kitapları
Son Asır Türk Şairleri (Kemâlü’ş Şuarâ) – İbnü’l-Emin Mahmud Kemal İnal
İbnü’l Emin Mahmud Kemal İnal (1870-1957) tarafından tezkire geleneğinin sonuncusu olarak Kemalü’ş-Şuarâ adıyla yazılan ve ilk baskısı yapılırken Son Asır Türk Şairleri adı verilen beş ciltlik bu eserin I. cildi Müjgan Cunbur, II. cildi M. Kayahan Özgül, III. cildi Hidayet Özcan, IV. cildi İbrahim Baştuğ, V. cildi Ayşegül Celepoğlu tarafından hazırlanmıştır. Bu eser ilk defa 1930-1942 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından üç cilt, ikinci defa 1970-1988 yılları arasında ise Dergâh yayınları tarafından dört cilt olarak basılmıştır. Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı tarafından yeniden ele alınmış, bazı yanlışlar da düzeltilerek ve bazı eklemeler yapılarak araştırmacılara sunulmuştur.
Nuhbetü’l-Âsâr Li-Zeyli Zübdet’il-Es’ar – İsmail Beliğ Hazırlayan: Abdülkerim Abdulkadiroğlu
Türk Şu’ara Tezkireleri, şairlerimiz hakkında bilgi bulabileceğimiz birinci derecede kaynak eserlerdir. Arapça’da kullanılan Tabakat’a karşılık bizde tercüme-i hâl de denilen biyografik çalışmalara, ortak kültüre sahip olduğumuz ülkelere göre, biraz geç başlanmış olmasına rağmen, değişik kollarda, sağlıklı mesafeler alınmıştır. Ortaya çıkan eserler bir bakıma yekdiğerini tamamlar özelliklere sahiptir. Söz konusu eserlerin bir grubunu meydana getiren Şu’arâ tezkireleri, kendi aralarında farklılıklar gösterirler. Bu farklılıklardan biri de, XVII. Yüzyıl tezkire yazarlarından Kafzâde Fa’izi’nin Zübdetü’l Eş’ar adlı eseri ile görülür. Kafzâde, eserini antoloji özelliği ile kaleme almıştır. Bu eser, İsmail Beliğ’in 1727 yılında tamamladığı tezkiredir. Tezkirede padişah III. Ahmet’le beraber 414 şâir bulunmaktadır. Şâirlerin hayatlarıyla ilgili kısaca bilgi sunularak, şiirlere yer verilmiştir.
Türk Okçuluğu – Ünsal Yücel
Türk okçuluğu hakkında geniş kapsamlı ve ayrıntılı bilgi vermeye çalışan bu kitap iki ana bölüme ayrılmıştır. İlk bölümde, Türklerde savaş, av ve spor okçuluğunun kronolojik gelişimi verilmiştir. Bu bölümde daha çok Yeni Çağ’a ve özellikle bu çağdaki spor okçuluğuna ağırlık verilmektedir. İkinci bölümde ise Türk yay ve oklarının çeşitleri, yapımı ve teknik özellikleri üzerinde durulmuştur. Türk spor okçuluğu konusu da değerlendirilerek ele alınmıştır. Ayrıca kitabın sonuna eklenen okçuluk deyimleri ve terimleri ile ilgili sözlük, Türk dili araştırmalarında bir boşluğu dolduracak niteliktedir. Yazar araştırmasına Topkapı Saray Müzesi’nde Silâh Seksiyonu bölümünden başlamıştır. Oklar ve yaylar üzerindeki incelemelerine Avrupa koleksiyonlarında yaptığı çalışmaları da ekleyerek doktora tezi olarak ayrıca sunmuştur. Kitabın ikinci baskısı 2015 yılında yapılmıştır.
The Poetıcs of The Book of Dede Korkut – Kamil Veli Nerimanoğlu
İngilizce olarak yayımlanmış olan eserde, Kitab-ı Dede Korkut’un Poetikası ile beraber çağdaş dil biliminin aktüel meselelerinden birisi ele alınmıştır. Giriş bölümünde, konunun genel hatlarıyla dil bilimi alanındaki yeri ve önemi bilimsel olarak anlatılmaya çalışılmıştır. Birinci bölümde, Kitab-ı Dede Korkut destanlarının kaynak olarak ele alınması ve dilinin zenginliği ve dinamiği vurgulanmıştır. İkinci bölümde birleşik sentaktik bütünlerin bir dil bilimi olarak özellikleri gösterilmiştir. Üçüncü bölümde, epik metinler ve prensipleri anlatılmıştır. Dördüncü bölümde ise Türk destanlarındaki sentaktik yapının belirgin özellikleri dile getirilmiştir.
Batı Anadolu 14. Yüzyıl Beylikler Mimarisinde Yapım Teknikleri – İlknur Aktuğ Kolay
Eserde yapıların önemli özelliklerinden olan strüktürel ögelerinin yapım teknikleri, malzeme, biçim ve bezemeleri incelenmektedir. Ancak böyle bir çalışmada toplumun ilişkide bulunduğu diğer kültürlerin etkileri göz ardı edilemeyeceğinden, aynı ögelerin Türklerden önce bölgedeki ve eş zamanlı İran ve Anadolu Selçuklu mimarisindeki uygulamaları da verilmektedir. Kitapta Batı Anadolu Beylikler mimarisinde kullanılan yapı ögelerinin yapım ve kullanım açısından kökenleri araştırılarak ve doğrudan aktarılan yapım gelenekleri (Doğulu ya da yerel) ile geliştirilen özgün uygulamalar da belirtilmektedir.
Mücerreb-nâme (İlk Türkçe Deneysel Tıp Eseri – 1468) – Şerefeddin Sabuncuoğlu
Fatih Devri (1451-1481) ünlü hekimlerinden Amasyalı Şerefeddin Sabuncuoğlu’nun Mücerreb-nâme isimli eseri temel tıp deneylerini, klinik tıp uygulamalarını ve buluşlarını meslektaşlarına aktardığı Türkçe bir eserdir. Ayrıca Mücerreb-name, Türkçenin bilim dili olmasına katkısı bulunmuş ve içindeki Türkçe kelimeler taranarak, Türk Dil Kurumu’nun Tanıklarıyla Tarama Sözlüğü’nde yayımlanmıştır. Bu eserin 550 yıla yakın bir zaman önce Eski Anadolu Türkçesi ile yazılmış olması, ayrı bir önem taşımaktadır. Mücerreb-nâme’deki ilaçlar arasında tiryaklar önemli bir yer tutar. Eserde Sabuncuoğlu’nun hayatı, eserleri ve yetiştiği çevreden sonra tiryaklar ayrı bir bölümde ve geniş olarak incelenmiştir.
Kazak Türklüğünü Aydınlatanlara Nısanbayev’in Bakışı – Sadık Tural
Eser, Kazakistan İlimler Akademisi üyesi Kazak âlimi Ord. Prof. Dr. Abdimalik Nısanbayev’in 60. doğum günü münasebetiyle hazırlanan, Nısanbayev’in ilmi yönü ve Kazakistan Yeni Felsefe Ekolü’nün gelişmesine katkılarının vurgulandığı makalelerden oluşmuştur. “Bilim ve Felsefe Işığı Nazarbayev”, “Türkler ve Felsefe”, “Yirmibirinci Yüzyılın Bekledikleri Dirilen Ülke Kazakistan ve Abdimalik Nısanbayev”, “Divan-ı Hikmet Bilgelik Hazinesi”, “Servetin Özü İnsandır”, “Kazakların Büyük Yazarı M. Omurhanulı Avezov”, “Türk Toplumunun Modernleşmesi Fikri ve Kazakistan’ın Bağımsız Bir Devlet Olarak Oluşmasında Bunun Önemi” adlı yazılar Nisanbayev’e ithaf edilmiştir.
Münif Paşa Ve Türk Kültür Tarihindeki Yeri – Âdem Akın
Türk kültür tarihinde önemli bir yeri olan Münif Paşa’yı konu alan eserde, Münif Paşa’nın hayatı, eserleri, matbu kitapları, yazma eserleri, fikirleri, ilimciliği, eğitimciliği, felsefeciliği, iktisatçılığı, Osmanlı Devleti’nde İlmi Cemiyet telakkisi ve Cemiyet-i İlmiyye-i Osmaniyye’nin Türk bilim hayatındaki yeri konu edilmiştir. Münif Paşa Tanzimat döneminde ve özellikle Tanzimat fikirlerinin en canlı olduğu devirde yetişmiş ve bu fikir akımlarına paralel olarak eğitim, bilim, iktisat ve felsefe gibi konularda eserler ortaya koymuş, büyük fikir ve devlet adamlarımızdan biridir. Münif Paşa’nın yaşadığı dönem Osmanlı Devleti’nin Batı’daki gelişmelere paralel olarak, kendini yenilemesi ve kalkınma hamlesini gerçekleştirmesi için gündeme gelen çeşitli fikirlerin tartışıldığı bir devre rastlamaktadır. Kitapta Münif Paşa, günümüzü yansıtan yönleriyle ele alınmış ve Türk Kültür tarihindeki yeri aydınlatılmaya çalışılmıştır.
Namık Kemâl’in Şairliği Ve Bütün Şiirleri – Önder Göçgün
Türk Edebiyatı Tarihi’nde özellikle şâirlik hüviyeti ile önde gelen isimlerden biri olan Namık Kemal’in tanıtıldığı bu eserde, şâirin sosyal, siyasi ve edebi hayatı çerçevesinde şâirliği ve şiirleri, na’t, kasideler, gazeller, terkib-i bend, mesnevi, murabba, muhammes, müsedde, tahmis, mersiye formundaki şiirleriyle, Batı nazım şekliyle yazılmış ve hece vezniyle yazılmış şiirleri, şarkıları, türküleri, yarım kalmış şiirleri ile kendi el yazısı ile yazılmış şiirlerine yer verilmiştir.
Osmanlı Devleti’nde Hekimbaşılık Kurumu Ve Hekimbaşılar – Ali Haydar Bayat
Osmanlı İmparatorluğu’nda, ülkenin savunma, imar, hukuk ve din işlerini yürüten müesseselerine ilaveten, devlet ile saray mensuplarının sağlık işlerini yürüten bir de hekimbaşılık kurumu vardı. Kitap, farklı disiplin alanından 380 yayına dayanarak ortaya konulmuştur. Osmanlı devlet teşkilâtında önemli bir yere sahip olan hekimbaşılık kurumu ve hekimbaşılar hakkında günümüze kadar düzenli bir yayın bulunmamaktadır. Her ne kadar bazı yayınlarda hekimbaşı listeleri bulunmakta ise de, bu alanda ilk monografi 1933 yılında yayımlanmıştır. 1933 üniversite reformundan sonra, Tıp Tarihi ve Deontoloji Kürsüsünün çalışmalarıyla tıp tarihimizin Anadolu’daki son 900 senelik serüveni kaba hatlarıyla ortaya çıkarılmıştır. Bu eserle bu alandaki açık giderilmeye çalışılmıştır. Kitabın, Osmanlı Devleti’nin kuruluşunun 700. Yıldönümü kutlamaları sırasında yayımlanması da önem taşımaktadır.
Türklerin Aile Merasimleri – Güllü Yoloğlu
Türk Soylu Halkların bir kısmı Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra bilgi ve bilim dünyasının batı yakası için bir bilmece olmaktan çıkmış, daha çok “Cumhuriyetler” dediğimiz Türk Soylu devletler için bilgi ve idari yapı şeffaflığı mümkün olabilmiştir. Araştırmanın amacı dinine, yaşadığı toprağın yakın veya uzak olmasına bakmayarak Türk soyları arasındaki ilişkileri yeniden yapılandırmaktır. Eserde, Tuva, Hakas Türklerinde Gagavuz ve Azerbaycan’daki milli kimlik özellikleri, aile kavramı ele alınmıştır. Düğün merasimleri, dünür gelenekleri, nişan, düğün merasimleri, doğum adetleri, isim verme merasimi, kırk saçı adetleri, ilk yürüme törenleri, ninniler, cırnatmalar, çocuk oyunları, yanıltmacalar, bilmeceler, masallar, sünnet merasimleri, yas merasimleri ayrı ayrı tüm özellikleriyle anlatılmıştır.
Türk Edebiyatında Manzum Sûrnâmeler (Osmanlı Saray Düğünleri ve Şenlikleri) – Mehmet Arslan
Klasik Türk edebiyatının orijinal türlerinden olan Sûrnâmeler genel olarak Sûr-ı Hümayûn adıyla anılan sünnet ve evlenme düğünlerini, şehzade ve sultanların doğumları münasebetiyle yapılan şenlikleri tasvir eden edebi eserlerdir. Kitapta, Türk kültür tarihi için önemli olan Sûrnâmeler’in manzum olanları ele alınmıştır. Sûrnâmeler konusu, içerikleri, yazılış sebepleri, müstakil Sûrnâmeler, suriyye kasideleri, suriyye tarihleri, düğün ve şenliklerin özellikleri, sünnet merasimleri, evlenme merasimleri açısından ayrıntılı bir şekilde ele alınarak dile getirilmiştir.
Didergin Şair Almas Yıldırım’ın Yaratıcılık Yolu – Bekir Nebiyev
Esere, Edebiyat nazariyatçısı , edebi tenkitçisi, Azerbaycan Bilimler Akademisi üyesi Bekir Nebiyev tarafından trajik hayatı ile dikkati çeken şair Almas Yıldırım konu edilmiştir. Didergin kelimesi Türkiye Tükçesine “çileli göçer” olarak aktarılmıştır. Kitap Almas Yıldırım’ın trajik edebi ve fikri biyografisidir. Almas Yıldırım (1907¬1952) Azerbaycan muhacir şiirinin ünlü temsilcilerinden birisidir. Alın yazısının acıları itibariyle belki de öncüsüdür. Almas Yıldırım canından çok sevdiği Azerbaycan’dan İran’a göçmüş oradan da Türkiye’ye iltica etmiştir. Ailesinin başına olmadık facialar gelen, eceli gelene kadar defalarca ölümle çarpışan, vatan hasretiyle alevlenen kalbinin ateşini şiirlerine aktaran Almas Yıldırım’ın hayatı herkese örnektir.
Türkiye’nin Jeopolitik Konumu Ve Türk Dünyası – Suat İlhan
Türkiye’nin ve Türk Dünyasının Jeopolitiği, jeopolitik gelişmelerle birlikte, SSCB’nin dağılmasından sonra hasıl olan jeopolitik ortamın değerlendirilmesini içeren kitapta, Jeopolitik kuramın ortaya çıkışı, teorileri, jeopolitik-tarih ilişkileri Türkiye’nin ve Türk dünyasının jeopolitik konumu, jeopolitik kaynaklı duyarlılıklar ve Türkiye’ye yönelik tehditler, jeo kültür tartışmaları ve Türk devrimi gibi konular ele alınmıştır. Türkiye’nin Jeopolitik Konumu ve Türk Dünyası adlı kitap, jeopolitik kuram, Türkiye ve Türk Dünyasının coğrafi konumu ve jeopolitik konumu, jeopolitik kaynaklı duyarlılıklar ve Türkiye’ye yönelik tehditler, jeopolitik gelişmeler ve Türk devrimi konu başlıkları altında beş bölümden oluşmaktadır. Kitapta, Jeopolitik kuramlar ile Türkiye’yi, Türk Dünyasını esas alan güncel jeopolitik sorunların incelemesi yapılmıştır. Jeopolitik kuramlar ve Türkiye’yi, Türk Dünyasını esas alan güncel jeopolitik sorunların üzerinde durulan kitabın incelenmesinin konu ile ilgili geçmişteki, günümüzdeki ve gelecekteki gelişmeleri kıymetlendirmemize ışık tutacağı değerlendirilmektedir.
Türklerde Spor Kültürü – Özbay Güven
Kitap, ana hatlarıyla 1992 yılında yayımlanmıştır. İkinci baskısı yapılan eser, geçen süre içerisinde, yeni ilaveler yapılarak ve yeniden gözden geçirilerek geliştirilmiştir. Türk spor tarihinin çok zengin ve geniş bir alana sahip olmasından dolayı, Türklerde spor kültürü ana başlıklarıyla ve genel bir bakış açısıyla değerlendirilmiştir. Eserde, Türklerin spor kültürünün izole bir coğrafi koridorda olmadığı ve ayrıca geçmişteki Türk spor kültürünün önümüzdeki halk kültürünün içerisinde de yaşadığı örneklerle verilmeye çalışılmıştır. Türklerin kültürel dokusunda, sporda nelerin değiştiği ve nelerin değişmediği de sosyal ve kültürel bir yaklaşımla anlatılmak istenmiştir. Eserde, Türklerde spor kültürü güreş, okçuluk, avcılık, binicilik, at yarışları, cirit, çöğen, gökbörü, tepük, kayak, matrak, tomak dalları teker teker tanıtılarak ele alınmıştır.
Televizyon Yayınlarının Türk Toplumu Üzerindeki Etkisi – Mehmet Mete
Eser, 1997 yılında Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı’nın düzenlediği “Televizyonun Türk Toplumuna Etkileri” adlı yarışmanın birincisi olan Mehmet Mete tarafından kaleme alınmıştır. Kitabın yazarı Mehmet Mete 30 yıllık TRT çalışanıdır. Kitapta televizyon yayınlarının kısa bir tarihi verilerek bir giriş yapılmıştır. Eserde daha sonra yayınların genel etkileri değerlendirilmiştir. Televizyon programlarındaki şiddet, sağlık programları, din ve ahlak yayınları, haber ve haber programları, siyasi, müzik-eğlence programları, reklam yayınları ele alınarak işin mutfağında çalışan bir TRT çalışanı tarafından ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmiştir.
Asya’dan Anadolu’ya Taşınanlar – Harun Güngör, Abdurrahman Küçük
Eserde Harun Güngör Türk Alevi ve Bektaşi inanışlarında Şamanlığın izlerini ayrıntılı bir şekilde dile getirmiş, Abdurrahman Küçük ise Türklerin Anadolu’da azınlıklara dini hoşgörüsünü bir Ermeni ve Yahudi örneğinden hareketle vurgulamıştır. Görüntüler dizisinden Milli Bütünlüğümüzün Kaynakları Asya’dan Anadolu’ya Taşınanlar kitabının İngilizce ve Almanca çevirileri yayımlanmıştır.
Laiklik – Zeki Hafızoğulları
Kitapta laikliğin tanımı yapıldıktan sonra laiklik milli irade, eşitlik, din ve vicdan hürriyeti, din olgusu açısından değerlendirilmiştir. Bir kültür ürünü olarak hukuk düzeninin temel esaslarına da değinilmiştir. Laikliğin bir toplum için ne kadar önemli bir ilke olduğu vurgulanarak, detaylı bir şekilde laiklik okuyucuya sunulmuştur. Laicism, kitabın İbrahim Yılmazer tarafından yapılan İngilizce, Laisizmus Süleyman Yıldız tarafından yapılan Almanca, Svetskiy Mir ise Rusça çevirisidir.
Milli Bütünlüğümüz ve Hacı Bektaş Veli – Ethem Ruhi Fığlalı, Mehmet Aydın
Eserde, Ethem Ruhi Fığlalı tarafından Hünkâr Hacı Bektaş Veli Hayatı ve Eserleri anlatılmıştır. Mehmet Aydın ise Hacı Bektaş Veli’de Dini Boyut’u dile getirmiştir. Ahmet Yesevî ocağından, Horasan erenlerinden bir büyük isim olan Hacı Bektaş Veli, son derece yaygın bir şöhrete sahip olmasına rağmen, hayatı hakkındaki bilgilerimiz son derece sınırlıdır. Eserle okuyucuya eserleri ve hayatı sunulmaktadır. Hacı Bektaş-ı Velî kulluğun derinliğinin peşinde olan bir gönül kahramanıdır. XIII. yüzyıl Anadolusunda halk tasavvufu şekli altında derin bir dinî uyanış hareketi başlatmıştır. Hacı Bektaş’ın bütün eserlerindeki temel fikir, iç ve dış eğilimlerdeki ahenkli dindarlıktır. Eserde Hacı Bektaş’ın dinî boyutu da anlatılmaktadır.
Saltanatın Otopsisi Veya Millî Hâkimiyet Yolunda Çekilen Çileler – Mehmet Akif Tural
Kitapta, Osmanlı Devleti’nin ve saltanatın yıkılması ile kurulan yeni Türk Devleti’nin temel unsurlarında yapılan değişiklikler ve aşamalar ele alınmıştır. Saltanat-Hilâfet kavramları hakkında yapılan tanımlamalar eserde verilmiştir. Osmanlı Devleti’nde saltanatın ele geçirilişine dair bazı örnekler sunulmuştur. Saltanatın kaldırılışı ayrıca eserde anlatılmıştır. Osmanlı Devleti’nin yıkılması, yani saltanatın yıkılması ile kurulan yeni Türk Devleti, bütün temel unsurlarda köklü değişiklikler yapmıştır. Osmanlı devleti yerine tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti kurulması dile getirilmiştir.
Türk Adının Anlamı – Tuncer Baykara
Prof. Dr. Tuncer Baykara’nın bu eseri, temelleri yazılı tarihin başlangıçlarına kadar uzatılan bir kültürü, varlık sahnesine çıkarmayı yaşatmayı başarabilmiş ve geleceğe taşımayı başaracak olanların hepsinin ortak adı olmuş olan Türk kavramını ele almıştır. Yazar, tarihi, sosyolojik, psikolojik boyutlarıyla şerefli bir milli kimlik göstergesi olan Türk kavramını, bu kimliğe mensup olmanın bilinci ve duyarlılığı içinde özü bilinmediği için doğru anlaşılamayan kavramların, ya düşünenin zihninde değersiz boş bir addan ibaret olacağı ya da özüne uygun olmayan isabetsiz anlamlar yüklenerek temelsiz düşüncelere zemin oluşturacağı gerçeğinden hareket eden bir bilim adamı titizliğiyle değerlendirmiştir. Kitabın İngilizce ve Almanca çevirileri yayımlanmıştır.
Avar Dair Doğu Avrupa’da Türk Oyma Yazılı Kitabeler – Janos Harmatta
Son yüzyıllarda bilimsel araştırmaların Avarlann dili sorunuyla yakından ilgilenmesinden hareketle, bu eserde Avar oyma yazılı kitabeler çerçevesinde bilgiler sunulmaktadır. Ayrıca Avar unvan ve şahıs adlarının Türk Dillerinde gösterilmesine de dikkat çekilmiştir. Avar dilinin dağınık hatıralarının incelenmesi şimdiye kadar olduğundan daha çok dikkate değerdir. Yurt tutan Macarlar yeni yurtta Avarları buldular mı? Eğer buldularsa onlar hala dillerini konuşuyorlar mıydı? Bu sorulara cevap aranmaya çalışılmıştır. Kitabın 1988 yılında De La Ouestion Concernant La La Ngue Des Avars Inscriptions Runioues Turoues En Europe Orientale adlı Fransızca çevirisi (Çev.: Gönül Yılmaz) yayımlanmıştır.
Beşinci Milletlerarası Yemek Kongresi – Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı
Eser, Dünyanın en seçkin yemeklerinin tariflerinin bulunması dolayısıyla yemek uzmanlarının başucu kitaplarından biri olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti, Nijerya, Pakistan, Meksika, Brezilya, ABD, Moldova, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Venezüella, Yugoslavya, İsveç, Kazakistan, Endonezya, Hollanda, Japonya, Azerbaycan, Makedonya, Güney Kore, Avusturya, Bangladeş, Özbekistan, İngiltere, İtalya, Portekiz, Polonya, Avustralya, Arnavutluk, Türkmenistan, Macaristan, Sırbistan, Tataristan, Rusya Federasyonu, Almanya, Hindistan, Çin Halk Cumhuriyeti, Güney Afrika gibi ülkelerden katılan konu ile ilgili 74 bilim insanı tarafından sunulan bildirilerden oluşmuştur.
Doğumunun 70. Yıl Dönümünde Cengiz Aytmatov Uluslararası Bilgi Şöleni Bildirileri – Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı
Kırgızistan’ın yetiştirmiş olduğu büyük sanatçı Cengiz Aytmatov uluslararası bir toplantıya konu edilmiştir. 30 bildirinin yer aldığı eserde sadece kendi ülkesinin değil, Türk halklarının ve dünya halklarının önde gelen klasiği olan Cengiz Aytmatov bütün yönleri ile ele alınmaya çalışılmıştır.
Türk Kültüründe Karakeçililer Uluslararası Bilgi Şöleni Bildirileri – Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı
Anadolu’yu fetheden Oğuzların 24 boyundan biri olan Kayı boyuna mensup Karakeçilileri konu alan bu sempozyumda sunulan bildirilerin yer aldığı eserde, Karakeçililerin tarihi, gelenek ve görenekleri, el sanatları vb. özellikleri ayrıntılı bir şekilde dile getirilmiştir. Karakeçililer, Türkmenlerin Türkiye’de kurdukları ilk büyük devlet olan Türkiye Selçukluları Devleti’nin kuruluşunda ve yaşamasında Türkiye’ye gelen öteki Türkmen boyları ile birlikte büyük rol oynamışlardır. Ancak, onların tarihimizdeki asıl önemi, Osmanlı Devleti’ni kuran aileyi kendi bünyelerinden çıkarmış olmalarıdır. Türkiye Karakeçililerinde ve Kayılarında, özellikle Ertuğrul Gazi’nin kendi bağırlarından çıkmış olması ile ilgili gelenek, çok güçlü bir biçimde yaşamaktadır. Ayrıca Karakeçililer, Millî Mücadele’ye katılmış ve Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna katkı sağlamışlardır.
Manas Destanı ve Etkileri Uluslararası Bilgi Şöleni – Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı
Türk dünyasının manzum büyük abidesi Manas Destanı uluslararası bir toplantıya konu edilmiştir. Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden 16, yurt dışından 21 bilim insanı katılmıştır. Manas Destanında çeşitli Türk boylarının ve Kırgızların iç çekişmelerini devlet olma, devlet sahibi millet olarak yaşayıp gitme mücadeleleri anlatılmıştır. Kitapta Destan bütün detaylarıyla bildirilerde işlenmeye çalışılmıştır.
Üçüncü Uluslararası Türk Kültürü Kongresi Bildirileri – Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı
Eser, Atatürk Yüksek Kurumu’nun kuruluşunun 10.yıldönümünde ve Cumhuriyetimizin 70. yılında Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı tarafından düzenlenen kongrenin bildirilerini içermektedir. İki cilt olarak basılan kitap, kongredeki “Tarih”, “Sanat Tarihi”, “Bilim Tarihi” ile “Halk Bilimi- Edebiyat” seksiyonlarında sunulan bildirilerden oluşmaktadır. Birinci ciltte “Tarih” ve “Sanat Tarihi” bildirileri ile bu bildirilerle ilgili resimler ve çizimler yer almaktadır. Kitabın “Tarih” bölümünde on üç adet, “Sanat Tarihi” bölümünde de on yedi adet bildiri yer almaktadır. Üçüncü Uluslararası Türk Kültürü Kongresi Bildiriler kitabının ikinci cildin de ise “Bilim Tarihi” ve “Halk Bilimi -Edebiyat” başlıkları altında toplanan bildiriler yer almaktadır.
İnsanlığa Son Mesaj – Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı
Türk Ermeni meselesine ışık tutmak amacıyla, Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı tarafından Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, Rusça olarak hazırlanan CD’de, Ermeni soykırımı, arşiv belgeleri ve canlı kaynaklar ile yapılan röportajlar aracılığıyla verilmiştir.