Abdulkerim ERDOĞAN
ERENLER ŞEHRİ ANKARA
“Ankara’nın Manevi Şahsiyetleri” başlıklı konuşmasına Ankara’nın iki önemli özelliğinden bahsederek başlayan Abdülkerim Erdoğan, bu özelliklerden birincisi tüm oğuz boylarının izlerine Ankara’da rastlanabilmesi; ikincisi ise şehrin merkezinde Hristiyan Türklerin bulunmasıdır, dedi.
Abdülkerim Erdoğan, Polatlı yakınlarında bulunan Çile Dağı’nın Hacı Bektaş-ı Veli’nin Anadolu’ya gelişi sırasında konakladığı yer olmasının ve bu dağın çevresinin Selçuklular döneminde Anadolu erenleri için bir karargah görevi üstlenmesinin Ankara için oldukça önemli olduğunu söyledi. Anadolu erenleri hakkında daha geniş bilgi için Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sine bakılabileceğini sözlerine ekledi.
Ahilik hakkında da önemli açıklamalarda bulunan Erdoğan, Ahilik her ne kadar Kırşehir merkezli bir oluşum olarak görülse de Türkiye hudutlarında en fazla Ahi’nin Ankara’da bulunduğunu ifade etti. Ankara’nın ticari hayatta da önemli bir yeri olduğunu ifade eden Erdoğan, değerli “Sof” kumaşı sayesinde Bursa’dan sonra en çok vergi veren şehrin Ankara olduğunu söyledi.
Abdülkerim Erdoğan, bugün Türk Tarih Kurumu, Numune Hastanesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi binalarının bulunduğu bölgede 6.000’den fazla Sakarya Savaşı şehidinin bulunduğunu, bu bölgenin asıl adının da Namazgâh Tepe olduğunu ifade etti.
Ankara’daki Osmanlı eserlerinin azlığı konusuna da açıklık getiren Erdoğan, 17. yüzyılın başında Celâlîler tarafından kale bölgesi hariç Ankara tamamen yıkılmıştır, bu sebeple önemli tarihî eserler bugüne ulaşamamıştır, dedi.
Abdülkerim Erdoğan’ın ilgiyle dinlenen konuşmasının ardından Atatürk Kültür Merkezi Başkan Yardımcısı Şaban Abak, Ankara’ya yaptığı katkılardan dolayı Erdoğan’a teşekkür edip hediyesini takdim etti.
Kültür Söyleşileri 15 Nisan 2015 Çarşamba saat 16.00’da Doç. Dr. Mehmet Fatih Birgül’ün “Nurettin Topçu” başlıklı konuşmasıyla devam edecek.